🐂 2 5 Yaş Ağlama Krizleri
Tuanacım5 gün sonra 18 aylık olacak yani 1,5 yaş. Erken 2 yaş sendromuna giriş yaptık. Tuana’mın doğduğundan bu güne en çok zorlandığım süreç diyebilirim. Ama yapamadıkça ağlama krizleri.. Nedensizce kendini yere atıp ağlaması.. Kıyafetlerini bile kendi seçmek istiyor. Haliyle alakasız renkler seçiyor.
AĞLAYANÇOCUK ”PSİKOLOJİK NEDENLER” Huysuzluk krizleri: İnatlaşmanın en yoğun olduğu 2-3 yaş dönemidir. Bu dönemde çocuklar inatlaşarak, ağlayarak istediklerini anne babaya yaptırabildiğini görür ve bunu bir alışkanlık haline getirirler. Çocuklar büyüdükçe bu durum daha artarak devam eder. Çocuklar ağlayarak, çığlık atarak, kendini yere atarak, vurarak
EskişehirÖzel Ümit Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikoloğu Mustafa Arı, okul öncesi dönemde çocuklarda görülen ağlama krizleri ve öfke nöbetleri konuların. Juli 5 2022 Aktuelle Nachrichten. Aras Kargo, SocialBrands Veri Analitiği’nde sektörünün en iyisi seçildi; Bursa’da ayrıcalıklı hayata ilk adımlarını attılar;
Haftada5 gün farklı alanlardaki egzersizler bire bir çalışıldı. 3 ve 6 ay sonraki değişimler izlendi. Sürekli ağlama krizleri geçirmesi ve 2,5 yaşına gelmiş olmasına rağmen hâlâ konuşamaması üzerine ailesi onu doktora götürdü. 2 yaşında beyin hasarı aldığını söyleyen doktor, Grandin’e otizm teşhisi koydu
34 YAŞ DAVRANIŞLARI. Koşar, zıplar ve tırmanır. Kendi kendine yemek yiyebilir, fincandan içebilir. isteklerine hayır dendiğinde geçirilen öfke nöbetleri ve ağlama krizleri hep bu dönemin karakteristik özellikleridir.genelde 2,5-3 yaş civarındaki tüm çocuklarımızda bu davranışların zaman zaman gözlenmesi çok
Misafir13 Aralık 2020 Pazar 23:49 2 bck yaşında oğlum uyku gözlerinden aksa bile yine uyumak istemiyor. Uykuya dalınca iyi ama uyuyana kadar akla karayı geçiriyorum çocuğu hirpaliyorum oda uyulmadığı için huysuz oluyor. 2 yaşından itibaren gündüz uykusu iptal zaten.
Sıksık ağlama, ebeveynlere vurmak, eşyaları kırmak ya da oyuncaklarına zarar vermek gibi birçok eyleme girebilmektedirler. 2 yaş sendromu için aynı zamanda ‘krizler’ ya da
Adetöncesi disforik bozukluk (PMDD) ve adet öncesi sendromunun ( PMS) nedenleri tam olarak bilinmediğinden tedavisi kesin değildir. Bu problemleri yaşayan kadınlarda görülen ağlama krizlerinin tedavisi de net olarak bilinmemektedir. Sıklıkla bu kişilere diyet, A, E, B6 vitaminleri ve egzersiz verilmektedir.
İnatçıve kararlı tutumları isteklerine “hayır” dendiğinde geçirilen öfke nöbetleri ve ağlama krizleri hep bu dönemin genel özellikleridir. Genelde 2,5 -3 yaş civarındaki tüm çocuklarda bu davranışların zaman zaman gözlenmesi çok normaldir. Bu yaş grubu çocuklar okula başlayarak birey olma yolunda çok ciddi bir
Buemziksiz olmak krizi tetiklemiş. Psikolog bize, bu ağlama nöbetleri alışkanlık yaratır ve çocuğunuzun huyu değişir, siz bile tanıyamazsınız dedi. Bu sebepten 10 gün, yatarken yarım doz sakinleştirici vermemizi öneredi. Bu saat 01'de uyanmasını önleyecek ve emziksiz uyumaya alışmasını sağlayacaktı.
Henüz1,5 yaşındaki bebeği Kerem B.’nin hayatından endişe duyduğunu kaydeden baba, çocuğunun kendisine verilmesi ya da annesi Figen Ü.’den alınarak devlet korumasına alınmasını talep etti. Savcılığa sunulan dilekçede minik bebekte kilo kaybının yanı sıra ağlama krizleri ve yaşına uygun olmayan tepkiler
Doğumdansonra genellikle 2-3. haftadan sonra başlayan ve her beş bebekten birinde görülen özellikle karın ağrısı ve gaz sancılarına bağlı olarak oluşan uzun süreli ağlama krizleri infantil kolik (İK) olarak adlandırılır (Miller ve Barr 1991). Günde üç
7tMWbQb. İçerikler2 yaş çocuk gelişimini anlatır mısınız?2 yaş dolaylarında çocuğun yarattığı zorluklar nelerdir?Kriz nedir?2 yaş sinir krizleri nasıl durdurulur?Bu tepkiler, bu krizler sadece 2 yaşında mı görülür?Çocukların hangi özellikleri krizlerin daha sık görülmesine neden olur? 2 Yaş Krizleri, İnatlaşma ve Ağlama 2 yaş, bebekliğin bitimi ile ilk çocukluğun başlangıcı arasındaki geçiş evresidir. Her geçiş evresinde olduğu gibi, 2 yaşında olan çocuk için de, anne baba için de bazı zorlukları vardır. Prof. Dr. Norma Razon ile 2 yaş krizleri üzerine yaptığımız canlı yayından alıntıları aşağıda bulabilirsiniz. 2 yaş çocuk gelişimini anlatır mısınız? Bebeklik dönemi olarak adlandırılan 0-2 yaş, bebeklik dönemi, insan yavrusunun en aciz olduğu, yetişkine en muhtaç olduğu dönemdir. Bu dönemde yetişkinden beklenen; bebeği beslemek, gazını çıkarmak, altını temizlemek, yıkamak, giysilerini-odasını-yatağını temiz tutmak, sağlık ve hijyen koşullarını sağlamaktır. Bebeğe sadece bakım vermek yeterli değildir, bebeğe sevgi ve ilgi göstermek, ihtiyaçlarını zamanında şefkatle karşılamak, onunla konuşmak, oynamak, ona şarkı- ninni tekerleme söylemek, özetle duyu organlarını uyararak gelişimin de desteklemek gerekir. Bebeğini sevgi ile büyüten, ihtiyaçlarına duyarlı davranan, gelişimi için olanaklarını seferber eden, onunla kaliteli zaman geçiren bir anne baba, çocuğunun güven ve bağlanma ihtiyacını doyururken sağlıklı bir iletişimin de temellerini atmış olur. Becerilerine saygı göstererek, bağımsızlaşmasına izin vererek, yumuşak ve tutarlı bir disiplin uygulayarak da onu hayata hazırlamış olur. Bebekliği boyunca yetişkine bağımlı olan, her ihtiyacının karşılanmasını yetişkinden bekleyen çocuk, 2 yaş dolaylarında yürümek, taşımak, anlamak, anlatmak, konuşmak gibi bir takım beceriler kazandıkça bağımsızlaşmak, suyunu kendi içmek ister, kaşığı eline alıp kendi yemek ister, giysilerini çıkarmaya çabalar, müdahale istemez, yardım istediğinde de yardımın anında gelmesini ister. Bir takım işleri kendi becerirken, bir takım işlerde de ona hizmet eden yetişkine engeller. Örneğin yemek istemeyince ağzını kapatır, yetişkin kaşığı ağzına sokamaz. Hırka giymek istemeyince kollarını kavuşturur, yetişkini hırkasını giydiremez. Ayakkabısız gezmek isteyince, ayak bileğini çevirir, yetişkin ayakkabısını giydiremez. Böylece yetişkine kafa tutan, aklına koyduğunu yapmak isteyen bir çocuk çıkar anne babanın karşısına. Bu nedenle de 2 yaş dönemine negatiflik dönemi terrible twos adı verilir. Birçok kişi iki yaş sendromu tabirini kullansana uzmanlar bu tabiri pek kullanmazlar. 2 yaş dolaylarında çocuğun yarattığı zorluklar nelerdir? Beceriler kazanıp özgürleşen çocuk, engellendiğinde, kısıtlandığında, zora geldiğinde sadece kafa tutmakla, ağlamakla kalmaz, kriz yaratabilir. Örneğin ● Uyku saati gelmiştir, çocuk TV izlemek ister, ● Annenin elinde paketler varken kucağa alınmak ister, ● Markette alışveriş yapılırken çikolata aldırmak ister, ● Parka giderken, simitçiden simit, baloncudan balon ister, ● İstemediği halde bezi değiştirilirse, banyoya sokulursa, pijama giydirilirse çocuk kriz yaratabilir. Tüm bunun gibi durumlarda 2 yaş bebeklerde ağlama krizi görülebilir. Kriz nedir? Çocuk engellenince, kısıtlanınca yaptığı tüm uygunsuz tepkileri kriz olarak adlandırıyorum mızırdanma, ağlama, bağırma, tepinme, kendini yere atma, başını yere vurma, elindekini rasgele fırlatma, yanındakine ya da kendine vurma, alnını sivri bir yere çarpma, kontrolden çıkma, durdurulamaz bir hal alma …. Bu tepkiler başta hafiftir giderek şiddetlenir. Tepkilerin şiddeti, süresi ve sıklığı çocuğa ve anne baba tutumuna bağlıdır. Tepkiler çocuğa bağlıdır dedim çocuk ne kadar dirençli ise, yaşadığı kırıklık ve öfke ne kadar büyükse, krizle istediğini elde etmeye ne kadar alışıksa, krizler o kadar çoktur. Anne–baba ne kadar telaşlı, sabırsız, panik, kararsız, zaaflı ise, krizler o kadar sık tekrarlanır. 2 yaş sinir krizleri nasıl durdurulur? ● Sakin, sabırlı,soğukkanlı, kararlı ve tutarlı olmak ● Engellemenin gerekçesini kısa ve net anlatmak ● Pazarlık yapmamak ● Anlayışlı, esnek olmak ama tavizkar olmamak Örneğin Çocuğunuz yemekten önce kurabiye istedi, siz de Şimdi yemek saati, yemekten önce kurabiye yenmez, iştahımız kapanır” dediniz. Çocuğunuz da kendini yerden yere attı, tabağını fırlattı, suyunu döktü, kucağınıza aldınız, yüzünüze vurdu. İşte size bir kriz! Yapmanız gereken Çocuğa, sakin, soğuk ve çok alçak bir ses tonu ile Anlıyorum, kurabiye istiyorsun, yemekten önce kurabiye yenmez. Sana kurabiye vermedim diye kızgınsın. Kızgınsın ama anneye vurmak yok, vurdun acıdı, anneye vurulmaz. Tabağı fırlatmak, suyu dökmek de yok” deyin. Olduğunuz yerde kalın veya sakinleşeceği bir yere götürün, yanından ayrılmayın. “Sen de ben de sakinleşene kadar buradayız.’’ deyin. O anda uzun uzun konuşmayın nasihat etmeyin Hatanı anladın mı?’’ diyerek üzerine gitmeyin. Bir süre sonra anne ve çocuk ikiniz de sakinleşince Biliyorum artık anneye vurmayacaksın, çok kızgın olduğunda bu yastığa vurabilirsin” deyin, vurabileceği bir yastık gösterin, hemen öpüp koklamayın, aşırı ilgi göstermeyin. Bu tavır küsmek değildir, küsmek uygun bir davranış değildir. Bu öfke krizleri bazen tahmin edilemeyecek kadar küçük bir nedenden çıkabilir. Çocuk öfke krizi yaşasa da, kendine, size ve eşyaya zarar vermemesi gerektiğini öğrenmelidir. Küçücük bir çocuğun öfke krizi yaşaması, aileyi şaşırtır. Bu durumda gülmek, çocuğa sarılıp öpmek, çocukla alay etmek veya ona bağırmak, vurmak, onu odasına kapatmak krizlerin tekrarlanmasına yol açar. Çocuğun isteğine “hayır” dedikten sonra, kriz yaşamamak için ’hayır’ı, “evet”e çevirmeyin. Çocuğa “hayır” demeden önce iyi düşünün, “hayır” demeyi gerektirmeyen bir durumsa baştan “evet” diyerek kriz yaratmayın. Çocuğun ihtiyacı Kararlı, tutarlı ve paralel davranan bir anne baba, kendisine uygulanan kuralların ve sınırların net olduğu sıcak ve sevecen bir aile ortamıdır. Bu tepkiler, bu krizler sadece 2 yaşında mı görülür? Tabii ki her yaşta görülebilir. En şaşırtıcı olanlar 2 yaşta görülenlerdir. Daha öncesinde bebeğin daha bağımlı, anne babanın da daha ılımlı, daha hoşgörülü olduğu dönemde pek görülmez. Bebek, aç olunca veya yemek istemeyince, çok uykusu olunca veya uykuya dalamayınca, gazı olunca, karnı ağrıyınca, altı kirlenince, pişik olup canı acıyınca, derdini anlatamaz, ağlar, anne baba da bebeğini sakinleştirmeye çalışır. 2 yaşındaki çocuk , işaretle, sesle, hareketle derdini anlatabilir hale gelir, bu beceriyi kazanmış çocuğun, “hayır”ı kabullenmemesi, öfke krizi yaratması anne-babayı şaşırtır, korkutur. 2 yaş çocuğu “Hayır” a tahammül edemez. ”Hayır” denince tam tersini yapar. “Çiçeğe Dokunma” dersiniz, dokunur. “Hamuru yere atma” dersiniz, atar. Sanki “Hayır”, “Dokunma”, “Atma” demek çocuğa tersini yaptırıyor. “Çiçeğe dokunmuyoruz, çiçeğe dokunmak yok, çiçeğe dokunmanı istemiyorum deyip, çocuk aksiyona geçmeden onu durdurmak, “Bak burada oyuncakların var onlara dokunabilirsin” demek daha etkili olur. Çocuk her çiçeğe dokunduğunda aynı tepki ile karşılaşırsa, bir süre sonra doğru davranışı öğrenecektir. Sonunda da “Evet öğrendin, çiçeğe dokunmuyorsun, teşekkür ederim’’ demek doğru davranışı pekiştirecektir. Çocukların hangi özellikleri krizlerin daha sık görülmesine neden olur? Bazı çocuklar çok inatçı, çok ısrarcıdır, tutturdular mı, vazgeçirmek zordur. Bazı çocuklar isteklerini erteleyemezler, sabırsız ve dürtüseldirler. Bazı çocuklar kuralsız ve disiplinsizdirler, onlara söz geçirmek mücadele gerektirir. Bazı çocuklar, kriz yaparak istediklerini elde edeceklerini bilirler. Tabii ki bu çocuklarda daha çok kriz görülür. Anne babanın tutumu da bu krizlerde etkilidir. Anne baba çocuğuna sınır koymamış, “hayır” dememiş, çocuğun bir dediğini iki etmemişse krizler, tahammül edilmez boyutlarda olur ve uzun sürerler. Anne baba çocuğunu yetiştirirken, disiplinli, kararlı, tutarlı davranmışsa 2 yaş krizleri daha seyrek, daha hafif olur ve daha kısa süre. Aileyi bir gemiye benzetebiliriz, anne baba kaptandır. Geminin denizde seyir kuralları vardır. Hem deniz trafiğine uymak gerekir, hem de kaptanın dediklerini uygulamak gerekir. Gemi içi kurallarına da uyulması şarttır, aksi takdirde gemi karaya oturur. Dümeni çocuk ele geçirirse, gemi batar. Ailenin gemiye üstünlüğü, anne babanın sevecen, ilgili, anlayışlı, sevgi dolu olması, kurallarında esnek davranabilmesi, anne babanın kararlı ve dengeli tutumunun çocuğu güvende hissettirmesidir.
Çocuklarda Ağlama Krizleri Çocuklarda Ağlama Krizleri Huysuzluk krizi olarak da bilinen ağlama krizleri çocuklarda sık sık rastlanan bir durumdur. Ağlama krizi nedir ve nasıl çözüm bulunur sorusu aileler tarafından cevap bekleyen sorulardan birkaçıdır. Çocuklar özellikle 5 yaşına kadar genellikle haz peşinde oldukları için her istediklerini yaptırmak için inanılmaz çaba harcar. Bunun en kolay yolu da ağlamaktır. Eğer ki anne baba bilinçliyse ve çocukların bu biçimde bir şey elde edemeyeceğini anlamasını istiyorsa çocukların bir kısmı buna zaman ile alışabilir. Fakat bu konuda ısrarcı hatta inatçı olan çocuklarda ise durum ağlama krizlerine kadar gider. Öyle ki anne baba çocuğun istediğini yapsa daha ağlama krizi bir süre daha devam edebilir. Peki bu durum ile baş etmenin bir yolu var mıdır? Ağlama Krizinin Sebebini araştırmak Gerekir Çocuklar sadece istediklerini yaptırmak için değil güvende hissetmediklerinde ya da korktuklarında da sık sık ağlama krizlerine girebilir. Bu durumu kendi lehine çevirene dek de bunu devam ettirir. Öfke ya da kafa karışıklığı gibi sebepler de krizin başka sebeplerindendir. Fakat bu krizlerin sebebi ne olursa olsun çocuğun ağlamanın bir iletişim biçimi olmadığını net bir biçimde anlaması ve bu durumu kabullenmesi gerekir. Bu nokta da ailelere büyük rol düşüyor. Çocuklar 2 yaşından itibaren basit kelimeler ile kendilerini ifade edebilmektedir. Bu neden ile ağlayarak iletişim kurmak yerine artık tek kelime ile de olsa ağlamadan isteklerini belirtmesi gerektiğini öğretmek gerekir. Ağlama Krizlerinden Kurtulmanın Yolları 3 yaşından 5 yaşına kadar ise çocukların artık cümle kurabilme dönemleridir ve bu süre içerisinde kelime gelişimi desteklenmelidir. Bu durumda çocuklar kendilerini daha net olarak ifade edebilir. 5 yaşından sonra ise okul dönemine kadar çocukların artık her istediğini istediği an gerçekleştiremeyeceklerini ve bazı ihtiyaçları karşılamak için beklemek gerektiğini öğrenmeleri gerekir. Bu davranış biçimi okul çağına başlamadan önce çocukların öğrenmesi gerekir. Bu durumda çocuklarda görülen ağlama krizleri en az seviyeye düşecek hatta zaman ile yok olacaktır. Çocuklarda ağlama krizleri ciddi boyuta ulaşır ise fevri davranmamak gerekir. Çünkü bu gibi durumlarda çocuklar kendini kaybedecektir. Süreci iyi yönetmek için sakin olmak ve çocuğu yalnız bırakmamak gerekir. Grip Aşısı ne zaman Vurulmalıdır Tıklayınız… Başa dön tuşu
Güncelleme Tarihi Temmuz 08, 2020 1826Oluşturulma Tarihi Şubat 26, 2019 1700Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Uzmanı Dr. Memnune Aladağ, sık ağlayan çocuklara doğru yaklaşım konusunda önemli bilgiler küçük çocuklarda uzun süren ve sık görülen ağlama krizleri, onun yaramazlığına değil çeşitli hastalıklarla karşı karşıya kaldığına işaret edebilir. Sürekli ağlayan çocuklarda altta yatan bir hastalığın olup olmadığı mutlaka belirlenmeli, kişisel çareler aramak yerine ilk olarak mutlaka uzman yardımı alınmalıdır. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü Uzmanı Dr. Memnune Aladağ, sık ağlayan çocuklara doğru yaklaşım konusunda önemli bilgiler Ingimage2/5Çocuğunuz nefesi kesilene kadar ağlıyorsa...Çocukların nefesleri kesilinceye kadar ağlamaları, çoğu annenin büyük bir telaş ve merakla karşıladıkları bir durumdur. Oysa çocuğun aç olması, altının ıslak olması, sevgi ve ilgi gereksinimi duyması ve ağrı hissediyor olması gibi tüm duygu ve ihtiyaçlar bebekler ve küçük çocuklar tarafından ağlama yolu ile ifade edilir. Ancak çocuklarda ciddi rahatsızlıklar da onların hiç durmadan ağlamalarına neden olabilir. Nedenin belirlenerek doğru tedavi uygulanması için doktorun önerileri dışına çıkılmamalı, düzenli takipler aksatılmamalıdır. 3/5İlk hafta daha sık emzirmek ağlamasını azaltabilirAğlama krizlerinin nedenleri çocuğun yaşına göre değişiklik gösterir. İlk bir haftada bebekler kriz şeklinde ağlıyor ise bu durumun sebebi açlık olabilir. Bu dönemde genellikle gazı var zannedilir ve sürekli gaz çıkarma için masajlar uygulanır. Halbuki anne sütü ilk 3 gün az üretildiği için bebek çoğunlukla açlıktan ya da annesini istediği için ağlar. Sık sık emzirmek hem süt üretimini artırır hem de huzursuz olan bebeğin ağlama krizinin sonlanmasını sağlar. Bazen bebekler aç olmasa da ağlar ve annesinin kucağına gittiğinde susarlar. Anne karnında alışmış olduğu ve ona kendini güvende hissettiren anne kokusu onlara huzur verir. Her zaman olduğu gibi bu dönemde bebeğiniz ağladığında onu kucağınıza alıp emzirmeniz, onunla sakin bir ses tonu ile sevgi dolu konuşmanız kesinlikle işe ağlayan bebek kolik olabilirİlk üç ay ağlama krizlerinin en önemli nedeni, gaz sancısıdır. Her üç bebekten birinde görülen haftada üç gün, üç saatten fazla süren ağlama olarak tarif edilen kolik sancısı, fizyolojik bir durumdur ve çoğunlukla 3. ya da 4. ayda kendiliğinden sonlanır. Koliğin nedeni bilinmediğinden tedavisi de yoktur, ilaçlar bu sancıları sonlandırmaz. Ebeveynlerin sakin olması, bebeğin termal konforunun sağlanması gerekir. Bebeğe düzenli kolik masajı yapılması, gaz yapan besinlerden annenin uzak durmasının sağlanması, karnına ılık havlu koyulması bebeği rahatlatır. Gevşek bir battaniye ile kalça eklemi rahat hareket edecek şekilde sarıp sarmalanması, baş ve boyun desteklenerek küçük ritmik hareketlerle bebeği sarsmadan sallanması işe yarayan diğer davranışlardır. Bebek ağrısından dolayı anneyi sık emmek ister, çok emzirmenin sakıncası yoktur, elini veya emziği de emebilir, bunlar da bebeği rahatlatır. 5/5Çocuğunuzu isteklerini konuşarak anlatması için cesaretlendirin0-2 yaş döneminde ağlamasına hemen ilgi gösterilmesi ve yanına gidilmesi gerekir. Bu davranış kalıcı güven duygusunun gelişmesine alt yapı sağlar. 2 yaştan sonra ise her ağladığında istediklerini yapmak yerine, bu davranışı sonlandırdığında yanına gidip ilgilenilmeli, istediğini ağlayarak değil, konuşarak anlatması için çocuk cesaretlendirilmelidir. Sürekli ağlayan çocukların altta yatan bir hastalığının olup olmadığının belirlenmesi için mutlaka çocuk doktoruna başvurulmalı, gerekli muayene ve tetkikleri yapılmalıdır.
* Fotoğrafdakiler kızlarım Maya ve Erin, 2 yaşına yaklaşırken, yıl 2007. “2 Yaş Sendromu” olarak bilinen ve bu yaştaki çocukların 1,5-3 yaş arası dönem, ebeveynler arasında talepkar, inatçı, agresif olarak tanımlandığı bu durum, aslında bir sorun veya sendrom olmaktan ziyade biz ebeveynlerin çocuklarımızın bu dönemdeki dünyasını ve gelişim ihtiyaçlarını net anlayamamamızdan kaynaklanıyor genelde. İyi haber, biz ebeveynler olarak çocuğun dünyasına girip onun neyi neden yaptığını daha iyi anladığımız zaman, hem sabrımız ve anlayışımız artıyor, hem de kendi yaratıcılığımızı ve iç güdülerimizi kullanarak sorunlara çok daha kolay çözüm üretebiliyoruz. Dönemin genel özellikleri Çocuk kendi yeterliliklerini ve becerilerini sergilemekte ısrar eder çünkü bu onun için “bu dünyada artık ben de varım” demenin bir şeklidir, kendi kimliği ile ilgili farkındalığın arttığı bir süreçtir. Mümkün olduğunca bağımsız hareket etmek ve birçok şeyi tek başına yapmak ister. İki ekstrem uçta yaşar. Bu büyüme sürecinin bir parçasıdır. Bir an dışa dönük ve aktifken, diğer bir an utangaç olabilir. Ya da kendisinin tek başına yapmasının zor olduğu birşeyi tek başına yapmak isterken, tam tersi kendisinin yapabileceği şeyleri sizin yapmanızı isteyebilir. Bir an kendisi yemek ister, başka bir an yedirilmek ister. Arkadaşının oyuncağını elinden alır, ama sonra hemen ilgisini kaybeder. Bu onun için bir kararsızlık dönemidir. Seçim yapmakta zorlanır, ve sık sık fikrini değiştirir. İnatçı, emredici ve talepkar olur. Ama bu kendinden emin olduğu için değil, tam tersi güvensiz hissettiği içindir. Dünyanın ne kadar büyük ve kendisinin ne kadar küçük olduğunu farketmeye başlar, bu da onu korkutur. Eğer, dünyanın anne ve babasından oluşan küçük bir kısmını bile kontrol edebilir ya da yönetebilirse, kendisini daha güvenli hissedeceğine inanır. Zaman kavramı gelişmemiştir, şu anda yaşar. Gelecek onun için birşey ifade etmez. “5 dakika sonra” demenin hiçbir anlamı yoktur onun için. Dolayısıyla birşey istediği zaman, onu şimdi istiyordur. Olmaması büyük hayal kırıklığı yaratır. Meraklı ve tezcanlıdır. Çevresini keşfetmeyi çok sever ama her istediğinin her yapılamayacağı fikrine alışana kadar çatışmalar yaşanır. Özellikle 2,5 – 3 yaş arası daha kolay yoruluyor olabilir. Daha çabuk uykusu gelebilir veya daha fazla kucakta taşınmak isteyebilir. Diğer çocuklarla oynamaktan daha çok keyif alır ama hala oyuncaklarını paylaşmak istemeyebilir. Zaten bu dönem hala beraber oynamak yerine, yanyana –paralel- oyun oynama dönemidir. Hayal ile gerçeği ayırmada sorunu vardır. Rüyalar gerçek görünür, canavarlar gerçekten yatağın altında yaşıyor gibidir. 3 yaşına kadar çocukların duygusal sağ beyin yarım küreleri egemendir. Dolayısıyla mantık, sorumluluk ve zaman kavramı onlar için pek söz konusu değildir. Dolayısıyla bu dönemde kendilerini çok kolay kaybedip, güçlü duygusal tepkiler verirler; yoğun ağlama krizleri, öfke nöbetleri, istediği şeyleri ağlayarak, vurarak, tekmeleyerek elde etmeye çalışmak gibi. Bu saldırganlık ve agresiflik değildir aslında. Henüz duygularını regüle etme becerisine sahip değildir ve ihtiyaçlarını karşılamak için bildiği tek yol da bunlardır. İşte size bu dönemde çocuğunuzunla daha uyumlu ve keyifli bir ilişkiniz olmasını sağlayacak 10 ipucu 1. Bağımsızlığını desteklemek Bağımsızlığını, mümkün olduğunca çok kendi başına birşeyler yapmasını destekleyin ve temel becerilerini geliştirmesine yardımcı olun. “Daha küçüksün yapamazsın” demek yerine yapabileceği birşeyler bulun. Biliyorum onun çorabını kendi kendine giymesi 15 dakika alırken, belki siz 10 saniyede giydirebilirsiniz. Ne kadar yoğunsunuz ve birçok sorumluluğunuz var onu da biliyorum. Ama bunu bir yatırım olarak görün ve günlük programınızı buna zaman ayırabilecek şekilde planlamaya çalışın. Ona bol bol zaman verin. Aslında onu ne kadar acele ettirirseniz, iş o kadar uzun sürecektir. Eger sabırsızlığını ve onu hızlandırmaya çalıştığınızı hissederse, daha da ağırdan almaya başlayacaktır. Çocuğa kendi becerilerini geliştirme zamanını ve pratik şansını vermek aslında hem onun kendini daha özgüvenli hissederek daha uyumlu olmasına, hem de büyüdükçe birçok şeyi tamamiyle kendi yaparak hayatınızın kolaylaşmasına neden olacak. Özellikle kendi kendine yemek yemeyi öğrenmesi bence bu dönemin en önemli becerilerinden biri. Lütfen ona bu şansı verin. Sonunda siz de kazançlı çıkacaksınız. 2. Rutin ve düzenli bir hayat Rutin ve düzenli bir hayat her yaşta çocuk için önemli ama özellikle bu dönemde daha da kritik çünkü bu yaş dönemindeki çocuk tekrarı, herşeyin aynı zamanda ve aynı yerde olmasını çok sever. Bu ona güven verir ve birçok potansiyel öfke nöbetini engeller. Mümkün olduğunca hergün aynı yemek, oyun ve uyku saatleri ve örneğin uyku öncesi rutininde aynı sırada aynı şeylerin yapılması, sabah uyanınca yuvaya hazırlanırken yine aynı sıranın takip edilmesi onun daha fazla işbirliği yapmasını, sizin de işinizin kolaylaşmasını sağlar. Ayrıca düzenli bir hayatı olan çocuğun uykusuzluk, yorgunluk ve açlık gibi fiziksel nedenlerle öfke krizleri yaşama ihtimali daha düşüktür. 3. Duygularını ifade etmeyi öğretmek Bu yaş dönemi hala kendisini ifade etmekte zorlandığı bir dönem, bu da öfke krizlerinin en temel nedenlerinden biri. Bunu engellemek için ona yapabileceğiniz en büyük iyilik, ona duygularını ifade etmeyi öğretmek ve duygularını görmezden gelmek yerine onaylamak. Ama bunun için önce sizin çocuğunuzu sadece pozitif değil bütün duygularıyla kabul ediyor olmanız gerekir. Yani “bunda üzülecek, kızacak ne var, bebek gibi davranıyorsun, ya da erkek adam ağlamaz” gibi yaklaşımlar yerine “kızgın görünüyorsun, şu an parka gidemediğimiz için kızdın değil mi?” veya “en sevdiğin elbisen leke olduğu için şu an onu giyemiyorsun, üzgün olduğunu biliyorum” gibi yönlendirmelerle, zaman içinde o da duygularını ve kendini daha iyi ifade edebilecek, bu da duygularını daha rahat kontrol etmesini ve size güvenmesini sağlayacaktır. 4. Az mümkünse hiç televizyon, bol bol oyun ve hareket Televizyon, ipad ve bilgisayar oyunları, özellikle 3 yaşından küçük çocukların sadece beyin gelişim potansiyelini engellemekle kalmayıp, davranışları üzerinde de olumsuz etki yaratıyor. Ekran önünde uzun zaman geçirildiğinde çocuğun mantık ve düşünme becerilerini kontrol eden korteks tembelleşirken, reaksiyonel alt beyin hiperaktif hale geliyor. Ayrıca çocuk ekran önünde uzun süre hareket etmeden durduğu zaman, sonrasında bir enerji patlaması yaşıyor, hareket etme ihtiyacı duyuyor, ama aile “dur, yapma, otur” gibi komutlarla hareketini engellediği zaman enerjisini atamamış olan çocuk hassas ve tepkisel hale geliyor. Çocuğun ekran önünde geçirdiği uzun zamanlar, oyun zamanını, dil gelişimini, dolayısıyla kendini ifade becerisini ve yaratıcılığının gelişmesini engelliyor. Bu dönemde çocuğa ne kadar çok hareket etme, oyun oynama, keşfetme, deneme, konuşma, 3 boyutlu dünya ve doğa ile iç içe olma fırsatı yaratırsanız, davranışlarında o kadar fazla uyum göreceksiniz. 5. Sık sık bağlantı kurmak Çocuklarımızın günlük hayattaki sorumlukları bazen aramızdaki bağın zayıflamasına, eğlendiğimiz ve birbirimizin keyfini çıkardığımız zamanların azalmasına sebep olur. İlişkimiz biz fark etmeden çoğunlukla “şunu yap, bunu yapma” şeklinde komut ve isteklerden ibaret hale gelir. İşte çocuklarımızın en olumsuz davranışları da bu kopukluklarla beraber tetiklenir. Tüm günlük sorumluluklarımızla beraber, bu özel sevgi bağını da güçlü tutmak için onlarla özel ve kaliteli zaman geçirmek çok önemli. Kaliteli zaman illa da çok uzun saatler geçirmek anlamına gelmiyor, o beraber geçirdiğiniz süre içinde ilginizi tamamen ona vermek anlamına geliyor. Ya da bazen 1 saniyelik sevgi dolu bir bakış, 1 dakikalık sıkı sıkı sarılmak, 10 dakika beraber kitap okumak, veya sevdiğiniz bir şarkıda beraber dans etmek kadar kısa ve basit eğlenceler bile çocuğunuzla olan bağınızın güçlü kalmasını sağlayacak ve onun da sizden bu özel ilgiyi almak için farklı tepkisel davranışlara girmesine gerek kalmayacaktır. Size bir ipucu daha; ondan birşey yapmasını istemeden önce onunla bağlantı kurarsanız, yani göz hizasına inmek, gözlerine bakmak, belki bir öpücük veya sevgi sözcüğü ile ilgisini çekerseniz, ardından talebinize uyum sağlama ihtimali daha yüksek olur. 6. Seçim hakkı vermek Seçim hakkı olan çocuk kendini güçlü hisseder. Ama bu yaş döneminde kararsızlık hat safhada olduğu için en fazla iki seçenek verin. Ayrıca seçenek vererek, o farkında bile olmadan, ona daha fazla istediğiniz şeyleri yaptırmanız mümkün. “Mavi pantolonu mu istiyorsun, kırmızıyı mı?”, “Önce çorabını mı giymek istiyorsun, pantolonunu mu?”, “Brokoli mi istiyorsun, havuç mu?”. Ya da paltosunu giydirmek istiyorsunuz ama direniyorsa “Önce sağ kolunu mu sokmak istersin, sol kolunu mu? diye sorarak ilgisini çekebilirsiniz. Genelde en son söylendiği için, ikinci seçeneği seçme şansları daha fazla olur, o yüzden tercih ettiğinizi ikinci seçenek olarak sorabilirsiniz. 7. Sınır çizmek Çocuğunuzun kendini güvende hissetmesi için belli sınırlar içinde büyümeye ve yeri geldiğinde “hayır” kelimesini duymaya ihtiyacı var. Ama sınır çizmenin de bazı taktikleri var. Sınır koymadan önce, isteğini anladığınızı ifade edin ve duygularını onaylayın.“Biliyorum şu anda o çikolatayı yemeyi çok istiyorsun, çok seviyorsun değil mi? Ama şu an yemek zamanı, yemekden sonra yiyebilirsin”. Veya kırılabilecek bir eşyaya dokunmak istiyor “hayır dokunma” demek yerine oynayacağı başka birşey bulup “Bu oynamak için değil, ama şununla oynayabilirsin” diye yerine başka bir alternatif vermek daha az tepki vermesini sağlayabilir. Ve şimdi en önemlisi, bunların da işe yaramadığı, ağlama ve öfke krizine girdiği durumlarda ki bol bol olacak, sakinliğinizi koruyup, ona sarılın, ya da başını okşayın, yanında olun, sevgi gösterin, duygularını ona geri yansıtın. “Şu an çikolatayı yiyemediğin için çok kızdın biliyorum, gerçekten yemek istiyorsun, hayal kırıklığına uğradın”. Sakinleşene kadar buna devam edin. Ama kesinlikle istediğine boyun eğmeyin. Çocuğunuzun bundan alacağı mesaj ailenizde belli kurallar ve sınırlar olduğu, bunlardan ödün vermeyeceğiniz, ama çocuğunuz bu yüzden hayal kırıklığı yaşarken de, bu zor anında onun yanında olacağınız. Bu davranışları görmezden gelmek ve ilgi göstermemek eski ekol ebeveynlik. Duygusal zekası yüksek bir çocuk yetiştirmek istiyorsanız çocuğunuzun hiç bir duygusunu görmemezlikten gelmeyin. Öfke nöbeti, ağlama ve kriz anında ondan mantık beklemek, ona mantıklı açıklamalar yapmak, disiplin vermek ve bir ders öğretmeye çalışmak ancak durumu daha kötü yapar. Yanında olarak sabırla ağlamasının bitmesini ve sakinleşmesini bekleyin, gerekirse sonrasında ondan beklediğiniz davranışı kısa ve öz olarak tekrar anlatın. 8. Takdir etmek Ebeveynler olarak çocuklarımıza en çok ilgiyi olumsuz davranışlarda bulunduklarında veriyoruz aslında. Çocukların aksi davranışlarının en büyük nedeni de bu. Mesela sessiz sakin oturmuş oynayan bir çocuğu “aferim sana, ne güzel tek başına oynuyorsun, benim de bu arada yemeği pişirmeye zamanım oldu, teşekkür ederim kızım” demek pek aklımıza gelmez. Sonra çocuk bakar ki, pozitif davranış ona pek ilgi alaka getirmiyor, başlar bir bahane ile sorun çıkarmaya ve işte o zaman negatif de olsa bir çeşit ilgi görmüş olur. Leyla Navaro çok güzel söylüyor; “Çocuğun birşeyi yapamadığı, beceremediği zamanlarda hemen olumsuz eleştiride bulunup olumsuz tepki vermek yerine, onun davranışlarını ve çabasını desteklemek gerekir.” Böylece olumlu davranışlar artarken, olumsuz davranışlar azalır. 9. Takım olmak Bu dönemde çocuk, anne babayı birbirine düşürerek hedefine ulaşmak için onları manipule eder. O anda kim müsait değilse, ondan ilgi ister. Mesela baba yardım ederken, anne yapsın diyebilir, bu da babanın duygularının incinmesine neden olabilir veya tersi. Ama bunu kişisel almayın, çünkü o anda kim müsait değilse özellikle ondan yardım ister. Herkes müsaitse de, kendisi yapmak ister. Ama en zorlu zamanlarında genelde yine de anneyi tercih eder. Anne baba olarak, çocuğun hangi davranışlarına karşı nasıl yaklaşacağınız konusunda önceden konuşup ortak bir noktaya varırsanız ve ortak hareket ederseniz, çocuk sizi bir takım olarak görecek, hem size olan güveni artacak, hem de manipulasyon çabaları zamanla azalacaktır. 10. Örnek olmak Bu dönem çocuğun herşeyi ve herkesi taklit ettiği dönem. Sürekli sizi izliyor ve örnek alıyor. Çocukta görmek istediğiniz davranışları kendiniz sergiledikçe, bu davranışları onda daha çok göreceksiniz. Öfke nöbetlerinde sakin kalmayı başardığınız zaman sakinliğinizi, bağırdığınız zaman bunu örnek alacaktır. Sakin ve sabırlı ebeveyn olmanın temelinde de, hem bireysel hem de çift olarak kendi ihtiyaçlarınızı karşılamak için kendinize zaman ayırmak var. Arada sırada da olsa çocuğunuzdan ayrı zaman geçirmek, kendi ihtiyaçlarınıza odaklanmak ve deşarj olmak, zor anlarda çocuğunuzuna karşı sabrınızı yüksek tutmanıza yardımcı olacaktır. Yine bu yaş dönemi ile ilgili 1 – 3 Yaş Arası Çocuğunuzla Keyifli Ebeveynlik İçin 5 Önemli İpucu yazım da size farklı ipuçları verebilir. Umarım faydası olur. Sevgilerimle Ahu Tükel Pediatrik Uyku ve Ebeveyn Koçu Mutlu Çocukların 10 Vazgeçilmez İhtiyacı ÜCRETSİZ EĞİTİM SERİSİNE aşağıdaki resme tıklayıp kayıt olmanızı da çok isterim. Ebeveynlik yolculuğu uzun bir yolculuk ve bu eğitim serisi size çocuğunuzun sağlıklı gelişimi ve daha keyifli ebeveynlik konusunda şimdiden çok yardımcı olmaya başlayacaktır.
24 Aylık Bebek Gelişim Tablosu “24 aylık bebek kaç kilo olmalı?”, “24 aylık bebek boyu kaç cm olmalı?” gibi sorularını cevaplayalım. Kız ortalama Erkek ortalama 2 yaş bebek kilosu 11,5 kg 12,2 kg 2 yaş bebek boyu 85,5 cm 86,9 cm 2 yaş bebek baş çevresi 47,2 cm 48,3 cm Bu bilgiler de önemli Bebeklerin Büyüme ve Gelişimini Etkileyen 7 Faktör 2 Yaşındaki Çocuk Neler Yapabilir? 24 Aylık Bebeğin Motor Gelişimi Kıyafetinin bir parçasını çıkarabilir. Oyuncak bir bebeği besleyebilir. 4-8 adet oyuncak küple kule yapabilir. Bir resimdeki 2–4 şekli tanıdığını işaretlerle ya da konuşarak belirtebilir. Bir topu eliyle fırlatarak atabilir. Zıplayabilir. Giysisinin bir parçasını giyebilir. Bakarak dik bir çizgi çizebilir. Bu yazı da ilgini çekebilir Çocuğun Hangi Yaşta Hangi Hareketleri Yapabilir? 24 Aylık Bebeğin Dil Gelişimi Resimdeki bir şekli tanıyıp ismini söyleyerek belirtebilir. Yaptığı konuşmaların yarısı anlaşılır olabilir; söylenenlerin yarısını anlayabilir. 2-3 cümlelik bir konuşma yapabilir. Burada daha fazlası var Yaşlara Göre Çocuklarda Dil Gelişimini Desteklemenin Yolları 24 Aylık Bebeğin Duygusal Gelişimi İki yaşındaki çocuğun artık sevinç, öfke, mutluluk ve sevgi gibi farklı duyguları yansıtabilir. Sıklıkla itiraz etme eğiliminde olabilir. Bazı şeyleri kendi başına yapmak isteyebilir. Çoğunlukla girişkendir. Sadece senle değil diğer kişilerle de konuşabilir, oyun oynayabilir, etkileşim içerisinde olabilir. 24 Aylık Bebeğin Zeka Gelişimi İki yaşındaki çocuğun bir yaşındaki halinden o kadar farklıdır ki! Aklında görüntüler oluşturabilir, yargılara varabilir, cisimleri kategorize edebilir veya sıraya dizebilir. Daha fazla, daha az, daha yakında, ileride, aynı, farklı gibi soyut kavramları anlamaya başlayabilir. Hayal gücü daha da gelişmeye başlayabilir. Oyunları daha yaratıcı olabilir. Not Her bebek bu gelişim aşamalarını aynı anda, aynı şekilde göstermeyebilir. Eğer bebeğinin gelişiminin geri kaldığını düşünüyorsan doktoruna danışmanı tavsiye ederiz. 24 Aylık Bebeğin Gelişimi İçin Neler Yapılır? Çocuğun en enerjik olduğu ve en çok sorguladığı dönemlerinde. Bu süreçte hem hevesini kırmamak hem de gelişimini desteklemek için şunları yapabilirsin Sana birçok soru sorabilir. Bu soruları geçiştirmek ya da yanıtlamamak yerine muhakkak cevap vermelisin. Tabii ki cevapların çocuğunun anlayacağı dilden olmalı. Bunlarla da karşılaşacaksın Çocukların En Çok Sorduğu 11 Soru Enerji yoğunluğu yüzünden bir oyundan diğerine hızla geçtiğini görebilirsin. Bu yüzden enerjisini atabileceği 2 yaş etkinlikleri tercih etmelisin. Hayal gücü gelişiyor demiştik. Bu yüzden bu gelişimi desteklemelisin. Ona bol bol kitap okuyabilirsin, birlikte konuşarak bir hikaye yaratabilirsiniz. Algıları gayet açık ve dil gelişimi de ilerlemekte olduğu için İngilizce eğitimine başlayabilirsin. Küçük yaşlarda verilen yabancı dil eğitimi ilerleyen yaşlar için büyük kolaylık sağlayabilir. Bu yazıya bakabilirsin Küçük Yaşta Çocuğunun İngilizce Öğrenmesi için 7 Öneri! 2 Yaş Oyunları ve Oyuncakları Hareketliliğin doruğunda olan çocuğun için tercih edebileceğin birçok oyun var. Bakalım 2 yaş çocuğu etkinlikleri nasılmış? Rol ve taklit ağırlıklı basit oyunlar evcilik, doktorculuk gibi, Ne olduğunu bilmece oyunu. Çocuğuna kitaptaki hayvanları gösterip ne olduğunu söylemesini isteyebilirsin. Ebecilik, saklambaç gibi oyunlar. Ama bunları daha basitleştirerek oynamanı tavsiye ederiz. Daha fazlası için bu yazıya muhakkak bakmalısın Yaratıcı, Eğitici, Eğlenceli 2 Yaş Oyunları Çocuğuna alacağın oyuncakların odaklanmaya yarayan, dikkati artıran, hareketliliğini destekleyici oyuncaklar olması öneriliyor. Bakalım 2 yaş çocuğu oyuncaklarının taşıması gereken diğer özellikler nelermiş? Çeşitli becerileri bir arada kullanabilmeli, Yetişkinlerin yaptığı işlere ilgisini çekebilmeli, Fiziksel dünyayı anlamasına yardımcı olmalı, Zihin gelişimini uyarmalı, Hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştirmeli. Bu doğrultuda 2 yaş bebek oyuncakları şunlar olabilir Market arabası, oyuncak telefon gibi hayatın içinden malzemeler, Giydirilebilen bebek elbiseleri ve aksesuarları, Araba, kamyon, uçak, suda yüzebilen gemi, Kağıt, boya, kolaj malzemeleri, fırça ve sünger ile kullanılabilecek boyalar, Legolar, boncuk dizme oyuncakları, el ve parmak kuklaları, Ütü, ütü masası, çamaşır sepeti, mandal, ev temizlik araçları, mini mutfak, doktor muayene kiti, Şekilli kum kovaları ve küreği, Oyun hamuru ve kalıpları, Uzun hikayeli kitaplar, Basit, ahşap yapbozlar, Davul, marakas, piyano, üflemeli aletler, mikrofon, Trambolin, tırmanma duvarı, denge tahtası, tepsi, salıncak gibi çeşitli jimnastik aletleri, Üç tekerlekli bisiklet. Pedal Çevirme Zamanı Bebek ve Çocuk Bisikleti Nasıl Seçilir? Her ne kadar farklı farklı oyuncaklarla birlikte oynasanız da, kaliteli zaman geçiriyor olsanız da çocuğunun tüm alanlarda gelişimine yönelik birtakım adımlar atman iyi olacaktır. Örneğin; Çocuğunu belirli günlerde çocuk atölyeleri ve oyun grubuna götürebilirsin. Bu firmalarda çocuğunun yaşına uygun mutfak, oyun, ritim, müzik, hikaye atölyeleri gibi pek çok alternatif mevcut. Çocuğunu hareket eğitimine başlatabilirsin. Tercih edeceğin bir çocuk spor merkezi, miniğinin daha şimdiden spor alışkanlığı kazanmasına yardımcı olabilir. 24 Aylık Bebek Beslenmesi Nasıl Olmalı? Çocuğun artık her şeyi yiyebilir. Sağlıklı ve dengeli beslenmesini sağlaman yeterli olacak. Çocuğuna Sağlıklı Beslenme Alışkanlığını Nasıl Kazandıracağını Biliyor musun? Beslenme ile ilgili bu dönemlerde karşılaşacağın en muhtemel problemler; Çocuğunun oyunu bırakıp yemeğe gelmek istememesi, Abur cubura düşkün olması, Anaokuluna ya da oyun grubuna gidiyorsa orada bir şeyler yemek istememesi olabilir. Bu gibi durumlarda çocuğa göre bir beslenme düzeni oluşturman mümkün. Anaokulunda kesinlikle kahvaltı etmeyen çocuğuna evde kahvaltı ettirebilirsin. Oyun saatlerini düzenleyip aralarda yemek verebilirsin. Dışarı çıkan çocuklar genelde eve döndüklerinde acıkmış olurlar. Park saatlerini buna göre ayarlayabilirsin. Bak burada neler var 18 Ay-3 Yaşındaki Çocukların Midelerinden Geçip Kalplerini Fethedecek 7 Yemek 24 Aylık Bebeğin Uyku Düzeni Nasıl Olmalı? 24 Aylık Bebek Ne Kadar Uyur? Bebeğin bir süredir 12-14 saat arası uyuyordu, artık günde yaklaşık 12-13 saat uyur. Bebeğin 3 yaşına kadar günde toplam 12-13 saat uyuyacak. Bu arada gelişimsel değişikliklerle birlikte geceleri uyanabilir, uykuya dalmakta güçlük çekebilir ve kaliteli bir uyku uyuyamayabilir. Bu sorunların neden kaynaklandığını ve nasıl çözülebileceğini merak ediyorsan Yaşları Küçük, Dertleri Büyük 2 Yaş Uyku Sorunlarına Neden Olan 9 Durum yazımıza bakabilirsin. 2 Yaş Çocuğu Tuvalet Eğitimi İçin Hazır mıdır? Evet, 24 aylık bebek tuvalet eğitimi için hazır olabilir. Yavaş yavaş denemelere başlayabilirsin. Tabii ki çocuğunun hemen bu işe adapte olacağını düşünme! Önce bebeğine tuvaleti anlatmalı ve onu tanıştırmalısın. Bu tanıştırma evresi 2,5 yaşına kadar sürebilir. Buradan ayrıntılı bilgi alabilirsin Adım Adım Çocuklarda Tuvalet Eğitimi 2 Yaş Çocuğu Hakkında Mutlaka Bilmen Gerekenler Öfke Nöbetleri Bu aylarda çocuğunun öfke nöbetleri yaşaması, aslında yaşı gereği beklenen bir davranış şekli. Bu durum genellikle ikinci yılda zirveye çıkar, bazen birinci yaş tamamlandığında bile görülebilir. Birçok çocukta dördüncü yaş tamamlanana kadar da devam eder. Bu, genellikle 2 yaş sendromunun başlangıcı olarak kabul edilir. Daha fazla bilgi burada Mini Mini Birken Korkunç İki Oldu Çocuklarda 2 Yaş Sendromu Yani çocuğunun bazı huzursuzlukları, öfke nöbetleri, ağlama krizleri 2 yaş bebek gelişimi için gayet normaldir. Çünkü; Hayal kırıklığı ile baş etme gereksinimi duyar. Varlığını ortaya koymak ve kendi değerini hissettirmek ister. Gereksinimlerini, duygularını ve arzularını ifade etmeye ihtiyaç duyar. Kontrolün devamlı yetişkinde olmasından hoşlanmadığı için “yeter” demek ister. Duygularını kontrol edebilecek deneyimi yoktur. Açlık, uykusuzluk, yorgunluk, sıcaklamış olmak gibi bazı fiziksel rahatsızlıkları yaşıyor olabilir. Çocuğun için kontrolün kimde olduğu, yani kimin patron olduğu konusu önemlidir. Bu yüzden önüne koyduğun yemeği tercih etmeyip başka bir yemek isteyebilir, giydirmeyi düşündüğün kıyafetler yerine bambaşka kıyafetleri tercih edebilir. 24 aylık bebek tuvalet eğitimi almış bile olsa altına kaçırabilir, lazımlığı reddetme davranışları görülebilir. Bunlar da kontrolün kendi elinde olduğunu göstermenin bir başka yolu olabilir. Özgür Bolat Öneriyor Defalarca Söylediğin Halde Yapmıyorsa Rol Model Olmayı Dene! Nöbetleri Atlatmanın Yolları Neler Olabilir? Öfke nöbetlerinin ne zaman geldiğinin kaydını tutabilirsin. Hangi saatte, hangi etkinlikten önce veya sonra gibi detayları not alabilirsin. Bir müddet sonra kaydı inceleyebilir, nöbeti en çok tetikleyebilecek faktörleri belirleyebilirsin. Çocuğun hayal kırıklığı yaşadığı için öfkeleniyorsa, mesela bir yapbozun parçasını uygun şekilde takamadığı için büyük tepki veriyorsa ona durumu anladığını belirten cümlelerle destek olabilirsin. Çocuğunun hayatını kişiliğe göre düzenleyebilirsin. Çocuğun için uyku, yemek ve banyo saatlerinin çok belirli olması önemli ise sen de bunlara çok özen göstermelisin. Çocuğunun uzun süre aç kalmasını engellemelisin. Nereye gidersen git yanında muhakkak sağlıklı atıştırmalıklar bulunsun. Açık ve tutarlı limitler koyabilirsin. “Hayır” deme ihtimalin az olsun. Çünkü senden duyduğu hayır cevaplarının sayısı arttıkça öfkesi tetiklenebilir. Mesela yemek öncesinde atıştırmasını istemiyorsan, “Hayır, yemekten önce atıştıramazsın.” demek yerine “Yemekten sonra yiyebilirsin.” demen işe yarayabilir. Pedagog Gözde Erdoğan Bu 10 Sihirli Cümleleri Çocuğuna Söylemeni Öneriyor! Kurallarına ters düşmüyor ve bebeğinin güvenliğini tehdit etmiyorsa “Evet” cevabını vermekten de çekinmemelisin. Bu bilgiler önemli Akademisyenanne'den Çocuklara Sınır Koymak İçin 4 Şok Yöntemi7 İşi sürüncemede bırakmamalısın. Belki kelimesi bu anlamda tehlikeli olabilir. Aşırı kontrollü davranmamalısın. Çocuğun çok sıkıldıysa, yorgunsa, açsa yani kısacası nöbet geliyorum diyorsa onu rahatlatmaya çalışabilirsin. Sev, öp, okşa, şarkı söyle. Nöbet başladığında kurallara bağlı kalmalısın. Etrafı inletiyor diye o gofreti bu seferlik alırsan, bir sonraki sefer aynı manzara ile tekrar karşılaşabilirsin. İyi bir davranışı alkışlayabilirsin. Sakin ve mantıklı davranma konusunda ona örnek olabilirsin. Sorular Sorma Doyurulamaz bir öğrenme açlığında olan çocuğun her şeyin sebebini bilmek ister. Sorularının amacı her zaman cevabı anlamak olmayabilir. Sadece soru sormak, sorduğu soruya yanıt alıyor olduğunu görmek bile başlı başına soru sorma sebebi bile olabilir. Çünkü çocuğun bu şekilde ilgiyi kendi üzerine çeker. “Niye?” sorusu bu dönem en fazla karşılaşacağın sorudur. Yani artık “Bu ne?” sorusunun yerini “Niye?” almış olabilir. İletişim becerileri geliştikçe çocuğunun anlamsız “niye”leri kaybolacaktır. Korkular Çocuğunun hafızası artık biraz gelişti. Eskiden çekinmediği konularda artık bazı çekincelerinin olması normal. Örneğin, kontrol için doktorun muayenehanesine girmek istemeyebilir. Artık bir önceki ziyaretindeki yapılan aşıyı ve canının acımasını hatırlayabilir. Berber korkusu da benzerdir. Çocuğunun, elinde makasla saçını kesen birisinden korkması çok normaldir. Bu gibi durumlara olan korkusunu ortadan kaldırmak için sen de onunla birlikte saçını kestirebilir, doktor muayenesi olurken onun izlemesini sağlayabilirsin. Kucaklanma İsteği Çocuğun bu ara biraz kucağında taşınmak istiyor olabilir. Henüz yürüyemeyen küçük bir bebekken onu devamlı kucağında taşıyordun. Ancak artık yürüyor ve bu ondan beklenen bir beceri. Yürümek artık onun bir sorumluluğu. Miniğin tüm iki yaş sendromu yaşayan çocuklar gibi reddetmeye, karşı çıkmaya meyilli. İşte, bunu da yürümeyerek sana göstermeye çalışıyor. Bunu aşmak için yürümesini eğlenceli hale getirmeye çalışabilirsin. Farklı şeyler görebileceği alanlarda yürüyüşe çıkmak keşfetme duygusunu tetikleyeceği için kucaktan ayrılmak isteyecektir. Çocuğunu Doğa ile Tanıştırmak İçin İstanbul’da Gidebileceğin Parklar, Korular ve Ormanlar! 24 Aylık Bebeğin Aşı Takvimi Bebeğin 18 aylıkken Hepatit A aşısının 1. dozunu olmuştu. Hepatit A aşısının 2. dozunu da olduğunda 2 yaş aşısını tamamlayacak. Ayrıntılı bilgi için Ay Ay Bebek Aşı Takvimi Bebeğinin Olması Gereken Aşılar Nelerdir? Kaynaklar Çocuğunuz Büyürken Sizi Neler Bekler?-Heidi Murkoff/Arlene Eisenberg/Sandee E. Hathaway Bebek ve Küçük Çocuk Bakımı-Tanya Remer Altmann/Steven P. Shelov Çocuğunuzun İlk 6 Yılı-Prof. Dr. Haluk Yavuzer Kaynakçamıza ve Uzmanlarımıza Göz At İçerik ekibimizin güvenilir kaynaklara başvurarak oluşturduğu Ay Ay Bebek Gelişimi sayfalarımızın yayına hazırlanmasında katkıda bulunan ve destek olan tüm uzmanlarımıza teşekkür ederiz.
2 5 yaş ağlama krizleri